Kızılay Haftası

Osmanlı İmparatorluğu zamanında "Hilal-i Ahmer" (Kırmızı Ay) anlamındaki yardım kurumu, 1935 yılında ulu önder Mustafa Kemal Atatürk tarafından "Kızılay" olarak değiştirilmiştir.

İnsanlar arasında hiçbir ayırım yapmadan yardım elini uzatan bu kurumun Avrupa'daki benzerinin ismi ise Kızılhaç'tır. Yurdumuzdaki Kızılay kuruluşu, dünyadaki diğer Kızılay amaçlı kuruluşlarla ortaklaşa çalışır. Hep birlikte, bütün insanlık için çalışırlar. İnsanlık için çalışıldığı için Kızılay yardım ettiği insanlarda ırk, din ve dil ayrımı yapmamaktadır.

Kara günlerin dostu ve yaraları saran Kızılay'ı daha çok tanımak ve tanıtmak için her yıl, 29 Ekim ile 4 Kasım arasındaki haftayı "Kızılay Haftası" olarak kutlarız. Medya ve diğer sosyal mecralarda, gazetelerde dergilerde Kızılay haftası ile ilgili yayınlar yapılır. Kızılay'ın yardımlarından çeşitli örnekler gösterilir. Kızılay'ın çalışmalarına nasıl yardımcı olacağımızı ve ne gibi katkılarda bulunabileceğimiz detaylı bir şekilde topluma aktarılır. Özellikle Kızılay'a vatandaşların nasıl destek olacağı detaylı bir şekilde anlatılır.

Okullarda Kızılay Haftası, daha başka bir sevgi ve coşkuyla kutlanır. "Kızılay Kolu" hafta boyunca Kızılay'ı tanıtmak, yaptıklarını anlatmak için çok çalışır. Arkadaşlarına yardımcı olur.

Okullarımızdaki o minicik dudaklar, titrek seslerle duyulan, görülen, yaşanılan yangın, sel, deprem, tayfun, tsunami gibi doğal afetler detaylı bir şekilde anlatır. Fakat bu acılar Kızılay'ın Hızır gibi yetişmesiyle sarılır, titrek sesler güçlenir, karagün dostu Kızılay, anlatıldıkça anlatılır.

Nasıl anlatılmaz ki;

*Nerede bir deprem, yangın, sel gibi bir olay olsa, çadırı ile battaniyesi ile, yiyeceği ile doktoru, hemşiresi ile orada.
*Acıları dindirmek, yaraları sarmak için çırpınan Kızılay orada
*Yoksul, kimsesiz, bakılmaya muhtaç kişilerin karınlarını doyurmak için aşevleri açan Kızılay orada
*Bulaşıcı hastalıkları önlemede, aşısı ile doktor, hemşiresi ile Kızılay orada
*Savaşta ve barışta gezici ve geçici hastaneler kurarak yaralıların yarasını sarmada, dertlere derman olmada Kızılay orada
*Dar günde, acı günde, zor anlarda hep Kızılay yardıma koşar. O anlatılmaz da kim anlatılır? Cana can katan, hastaya ilaç, aça aş, yaralıya kan veren Kızılay nasıl anlatılmaz.

Gerçekten en büyük yardım kurumumuz olan Kızılay, sadece bizlerin değil, bütün insanlığın yardımına koşar. Onu güçlendirmek, insanlığa hizmettir. Ona yardım etmek insanların mutlu yaşamasına yardımda bulunmaktır. Yardım kurumu lan Kızılay, yardımla gelir kaynaklarını sağlar. Bu yardımlar yurt içinden ve yurt dışından yapılır.

Kızılay'ın beyaz zemin üzerinde kırmızı bir aydan meydana gelen bayrağı vardır. Bu bayrağın dalgalanışı, yardımlaşmanın, dostlukların şahlanışıdır.

Kızılay gelirlerini şu kaynaklardan sağlar:

*Kızılay derneğine üye olanların aidatları
*Pul ve rozet dağıtımından sağlanan parasal yardımlar
*Yurt içinden ve yurt dışından kişilerin, kuruluşların ve devletlerin yaptığı çeşitli yardımlar
*Devletimizin yardımları
*Kurban derileri
*Afyonkarahisar Maden suyu ve sodasının satışından

İnsanların zor ve acılı günlerinde imdada yetişen Kızılay'a hepimizin gücümüzün yettiği kadar yardım etmeliyiz. Unutmayın ki Kızılay hepimizindir.